REHA KAPSAL – MAYIS’TA KALDILAR
Milli takım arasında Başakşehir hoca değişikliğine gitti.
Beşiktaş da bu arada özellikle sakat oyuncularının çoğunun iyileşerek tekrar takıma katılmasıyla, yaralarını sardı.
Oyunun ilk devresine Başakşehir ön alan baskısıyla başladı.
Beşiktaş bu prese karşı; topu savunmadan, orta saha ve hücum hattına yani rakip alana topu taşıması için doğru bir pas organizasyonu yapamadığı gibi, bu aynı zamanda siyah-beyazlıların üretkenliğini de etkiledi.
Bu yarıda da sadece 4 kez Başakşehir ceza alanı içinde topla buluşmaları da bunun en önemli göstergesiydi.
Bir de bu baskıda topla en çok Mert Günok-Domagoj Vida- Welinton üçlüsü oynuyorsa ve onların önündeki oyuncular da birbirlerinden bir o kadar uzaksa; Beşiktaş tabiiki oyuna hükmedemeyeceği gibi pozisyona girmekte de sıkıntı yaşayacaktı.
Rachid Ghezzal ile Valentin Rosier’in performansları bu sezon o kadar başarısız ki, Beşiktaş taraftarı sanırım geçen sezonu mumla arıyor.
Batshuayi hareketli ama onu kullanacak, arkada oyun için konfor alanı yaratacak Oğuzhan Özyakup, Ghezzal ve Güven Yalçın’ın performansları çok yetersiz.
Hatta Beşiktaş’ın, top Başakşehir’deyken ön alan baskısını Batshuayi’ye yardım ederek, hep birlikte geçen sezon yaptıkları o karşı presle yapamadıkları da açıkça görünüyor.
İkinci yarı siyah-beyazlıların 3 oyuncu değişikliği oldu.
Ama oyuncular değişse bile, değişmeyen en önemli şey, oyun planları ve prensiplerinin eksikliğiydi.
Her şey oyuncuyla değil, oyunla çözülür.
Dolayısıyla böyle bir maçta iki altı numarayla başlamak bana göre yanlıştı. Değişiklik yaparken aynı durumu koruyup Necip’i oyuna almak ise akıl tutulması… Rakip Real, Liverpool’sa Necip’i alır üçüncü stoper gibi kullanırsın ama burada kreatif bir oyuncuya ihtiyacın var, Necip’e değil.
Nitekim Beşiktaş maçın büyük bölümünde ön tarafta çoğalmayı başaramadı ve oyun ritmini bulamadı.
İlk yarıda Güven ve Atiba ve Oğuzhan’ın etkisizliği ana problemdi, ikinci yarıya Larin-Alex-Necip’le başlayınca problemin bir bölümü çözüldü hepsi bu.
Alex, Ghezzal, Batshuayi’yi besleyemez ve yeteri kadar topla buluşturamazsan pozisyon üretmen de zorlaşır, gol atman da. Bu tip oyuncuları besleyecek kişi de asla Necip değil.
Misal, Pjanic olsa Josef’in yanında Necip mi oynayacaktı yoksa Atiba mı! İkisi de değil Pjanic oynayacaktı!
Öyleyse onun yokluğunda, yine kreatif bir çözüm bulmak gerekmez miydi!?
Beşiktaş oyunu rakip sahada oynayan bir takım, öyleyse iyi top kullanan oyuncular bir arada olmalı… Falancayı rotasyon için bekletir, filancayı da kenarda tutarsan, önde top tutamazsın… Hal böyle olunca da kaptırdığın her top kalende tehlike olur.
Kazanmayı hak ettiler.
Not: Beşiktaş’ın bir bariz penaltısı verilmedi, hakem de VAR da uyudu, ikinciyi de vermemek için bin bir naz yaptılar, nasıl olduysa verdiler! PES!
ERMAN TOROĞLU – FUTBOLDA BUGÜN VAR
Bu sene Beşiktaş’ta Sergen ve futbolcular hala geçen seneyle yani tarih ile yaşıyorlar. Enterasan beyanatlar ve diyaloglar var. Futbalda dün yok bugün var.
Geçen sene Beşiktaş ve Sergen; kadro darlığı, mücadelesi ve diğer teknik adamların ukalalığı dolayısıyla sempatik gelmişti. Ama bu sene kazın ayağı öyle değil. Sergen’in ayağının yere basması lazım.
Dün geceki maçta Beşiktaş’ın neredeyse pozisyonu bile yok.
Attıkları iki golün birini kaleci, diğerini defans hediye etti. Oyun anlayışı olarak sahaya yayılış, futbol mantalitesi olarak Başakşehir çok daha iyiydi. Hak ettiler ve kazandılar.
Teknik adam eksikliği 1-2 hafta takımlarda artı değişiklik yapar. Ama sonra eskiye döner. Yalnız şu anda Başakşehir’in kadro görüntüsüyle puan durumu orantılı değil. Buralarda olmaması gerekir. Çünkü dün akşam net gördük. Beşiktaş’tan daha akıllı ve doğru oynayarak hak ettiğini aldılar.
Hakem iki yerde Beşiktaş’a kıyak yaptı.
VAR doğru iş yaparak ikaz etti penaltıyı verdirdi. Bu şunu gösteriyor: MHK oraya kaşar hakemleri değil gençleri verecek.
Gençler de faydalansın, büyük takım etkisinde kalmasın. Zaten büyük takım başkanları da gençleri istiyor. MHK için bulunmaz bir fırsat.
Nasıl olmazsa sizi öldürecekler. Hiç olmazsa çarpışa çarpışa ölün.
Düşünün dün akşam Beşiktaş ne oynadı. Hepsi hikaye ama sanki Beşiktaş nasıl olsa bu sene de şampiyonum havasında… Sergen de dahil. En büyük tehlike bu. Eski çamlar bardak olur. Bunu kimse unutmasın.
Beşiktaş bu görüntüsüyle ve Sergen’in davranışlarıyla eskiyi aratıyor. 4. hakem geçen maçta kıyak geçerek küfürü eklemedi. Bu kadar az ceza aldı. Yoksa 5-6 maç alırdı.
Başkalarına bu kadar ceza verilirken bunların yazılmaması enteresan.
Bir teknik adam gemisinin başında olacak, olmazsa böyle olur.
.